Ana içeriğe atla

Dark Blue Kiss

Dark Blue Kiss, üç sezondan oluşan dizinin son sezonu. Birçok kişi, önce bu sezonu izliyor ancak dizideki karakterlerimizin hikayesi aslında ikinci sezonda başlıyor. Şöyle ki Kiss, Kiss Me Again ve Dark Blue Kiss olmak üzere üç dizi var; ancak Dark Blue Kiss'teki hikayeyi anlamak istiyorsanız Kiss Me Again'in, resmi Youtube kanalında paylaşılmış olan Pete&Kao kesitlerini izlemeniz yeterli olacaktır. Yok, ben hepsini izlerim diyorsanız, söylemem gerekir ki, Dark Blue Kiss'teki Pete ve Kao, ilk sezonda neredeyse hiç görünmüyorlar ve kronolojik hikayeleri de önce 2. sezon, sonra 1. sezon ve en son Dark Blue Kiss olarak ilerliyor. Fanlar arasındaki popülariteleri sayesinde, en sonunda başrol oldukları bir sezon almışlar kısacası. 

Gelelim hikayeye, öncelikle 2. sezona dair her şeyi söyleyeceğim, o yüzden eğer diziye başlamaya hevesliyseniz, üç bölümden oluşan kısmı hemen gidip izleyin. Dark Blue Kiss'in ilk bölümünden, Pete ve Kao'nun üç yıldır beraber olduklarını ancak birkaç kişi hariç henüz kimseye ilişkilerini açıklamadıklarını görüyoruz. Sebebi ise Kao'nun, annesinin öğrenmesi konusunda çekinceleri olması. Ne var ki, onlara yakın olan birçok kişi sadece arkadaş olmadıklarını tahmin edebiliyor. Aslında başlarından geçenlerin en temel sebebi de bu durum oluyor. 

Açıkçası ben Pete ve Kao'yu oldukça seviyorum. Ana konu romantizm olunca, başroldeki çiftlerin kimyası benim diziyi izlemem için çok büyük bir etken oluyor. Pete ve Kao oldukça gerçekçi bir çift. Kao normal hayatında dört dörtlük biri; dersleri çok iyi, özel öğretmenlik yaparak ailesine destek oluyor, nazik, erkek arkadaşını her zaman destekliyor ve ona yardımcı oluyor. Tek sorun, annesine erkek arkadaşı konusunda açılmaktan oldukça korkması ve bunun Pete'in güven sorununu tetiklemesi. Pete, Kao'nun aksine oldukça sinirli, bazen düşünmeden hareket eden, zengin bir aileden geldiği için rahat büyümüş biri... Asıl problem yaratan özelliği ise kıskançlığı. Tüm hikaye aslında bunun üstüne kurulu. Kao'nun, annesine ve dolayısıyla da etrafındaki herkese ilişkilerini söylemekten çekinmesi, Pete'in kıskançlık duygusunu tetikliyor. Kao'dan özel ders almaya başlayan Non, Kao'nun annesinin öğretmenlik yaptığı okulun müdürünün oğlu. Kendisi ilk olarak Pete ile tanışıyor ve aralarında karşılıklı bir nefret durumu uyanıyor. Non'un, Kao'ya asılması Pete'i gerçek anlamda çıldırtıyor ve çıkıp Kao'nun onun sevgilisi olduğunu söyleyememesi yüzünden hepten geriliyor. Bu yüzden Kao'nun üzerindeki baskı da artıyor. 

Normalde, Tayland dizilerinde, bir karakter dizinin ortalarında ortaya çıkar ve sonlara doğru ana çiftimizi ayırır ancak bu sefer baş belası karakterimizi ta en başından tanıyoruz. Ben, Non'un karakterinin derinleştirilmesini, motivasyonunu anlamamız olayını tuttum. Şöyle de bir şey var ki, dizinin ana konusu olan bu kıskançlık konsepti ancak Pete gibi bir karakterle olabilirdi. O yüzden, herhangi bir dizide olsa ''öff, yine mi?'' diyeceğim durumları yadırgamadan izledim. Eğer 2. sezona bakarsak, zaten ilişkilerinde en büyük problemin kıskançlık, Pete'in sahiplenme duygusu ve siniri olacağı belliydi. Yeni bir sezon çekilmeye karar verilmiş madem, tamamen alakasız bir konudansa, var olan problemlerini işlemeleri hoşuma gitti. 

Non için ayrı bir parantez açmak istiyorum. Yaptıklarının sebeplerinin, berbat bir babası olması gibi bir arka plana dayandırılmasına memnun oldum. Tüm o şımarıklıklarının, beğenilme ve takdir görme ihtiyacının bir sebebi var ve bomboş bir karakter değil. Zaten eminim, Kao gibi, sizin de ona acıdığınız yerler olacak. Benim en sevdiğim sahnelerden biri (italik yazı bitene kadar spoiler), tamamen kıskançlıktan ve Pete yarışmayı kazanıp onunla dalga geçtiği için termosu vermesi oldu. Bir anlık sinirle dayanamayıp Kao'yu ifşa etmesi çok gerçekçiydi. Eminim Non kadar kötü olmayan birisi bile, sırf Pete'in tavrı yüzünden aynı şeyi yapabilirdi. Davranışlarının arkasında bir sebep olması beni aşırı tatmin etti. Ayrıca Kao'ya olan hislerinin o kadar derin olmadığını ancak Pete yüzünden bu kadar inatçılaştığını ve bırakmak istemediğini düşünüyorum. Bana göre iyi yazılmış bir kötü karakterdi Non ve Tayland dizilerinde bunu görmek biraz zor. 

Başrolü paylaşan diğer çift ise Sun ve Mork. Baktığınız zaman Mork'un hayatında birçok kavga gürültü olsa da, ben oldukça sakin bir şekilde izledim ikisini. Öyle, Pete ve Kao'da olduğu gibi ne aşırı heyecanlandım, ne ağladım, ne de sinir oldum. Sun'ın cafe sahibi olmasından mı kaynaklı bilmiyorum. İçinde Cafe olan herhangi romantik bir şey, bir anda cheesy oluyor herhalde benim için 😅 Tekrardan, gerçek yaşamdan sorunları olan karakterler. Pete'in, arkadaşlarına ve sevgilisine nazaran yetersiz olduğu düşüncesi, Kao'nun LGBT bireyi herhangi birinin başına gelen açılma sorunu ve ekstra olarak para sıkıntıları, Sun'ın hayallerini gerçekleştirmek için babasıyla çatışması ve başarısız olacağım korkusu... Eminim, birçok kişi karakterlerde kendinden bir şey bulabilir. Üstelik aşırı duygusallığa kaçmamışlar bu sorunları yansıtırken. Dizinin hoşlandığım yanlarından biri de buydu. Bu bağlamda Mork en anlaşılmayan karakterlerden biriydi bence. Bunun sebebi de yine Kiss Me Again serisine bağlanıyor çünkü hikayeleri orada başlıyor ve Pete&Kao kesitinde Mork'u görmüyoruz. Bu yüzden önceki sezonu izlemeyenler için bu ikisinin ilişkisini anlamak biraz daha zor olacaktır. Neden kavga ediyorlar, niye birbirlerinden hoşlanmıyorlar gibi soruların yanıtını Sun'ın, kardeşinin Mork yüzünden kötü etkilenmesini istemediği için olduğunu görüyoruz. Yine de Sun'ın ilgisi olduğu en başından açık. Söylediğim gibi sakince izlenebilecek bir hikaye bence. Ben ikisine pek yükselemedim. Sun'ın kardeşi Rain ve onun hoşlandığı kız ile olan hikayesi tatlıydı ve güzel işlenmişti.

Eğer bu tarz dramalara ilginiz varsa kesinlikle izleyin diyorum. Yer yer New'un (Kao) oyunculuğu yetersiz kalmış olsa da, Pod'u (Sun) da çok beğenemedim, göze batan bir oyunculuk yoktu. Bence başı sonu olan gerçekçi bir hikaye. Sadece Pete ve Kao'nun ebeveynleri için bile izlenir 😍

Kiss Me Again Pete&Kao kesitleri:


Dark Blue Kiss:

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Haikyuu!!

Yazıya başlamadan önce söylemek istediğim bir şey var: Eğer spor animelerini seviyorsanız gidin Haikyuu!! serisini izleyin, eğer bu tarz animelerin çok da büyük fanları değilseniz, yine de gidin izleyin. Elbette mangayı okumak da isteyebilirsiniz, şunu söyleyebilirim ki Haikyuu!! animesinin, özellikle ilk üç sezonu, hem animasyon açısından, hem de mangayı adapte etme bakımından oldukça başarılı. 4. sezonda animasyondaki sıkıntıları gördüğüm zaman biraz canımı sıkılmıştı, bunun sebebi ise kesinlikle ilk üç sezonda şımartılmış olmak sanıyorum ki. Üçüncü sezondan sonra animeyle birlikte mangaya geçiş yapılabilir diye düşünüyorum. Zaten anime sezon sezon geldiği için, bitmiş olan mangaya henüz yaklaşmış durumda değil. Peki bu Haikyû!! serisini bize bu kadar sevdiren şey ne? Benim öncelikli cevabım karakterler olacak. Ortaokula giden Hinata’nın, voleybol hakkında hiçbir şey bilmeden, ancak bir lise öğrencisini ekranda görerek, büyük bir tutkuyla voleybol oynamaya başlamasıyla hikayeye başlı

At the End of The Road

At the End of The Road ya da diğer adıyla What Lies At The End, benim okumaktan en çok keyif aldığım webtoon. Ara sıra birkaç bölümünü okumak için açar, sonra dayanamayıp baştan okurum. Açıkçası hikaye aşırı profesyonel bir şekilde yazılmış, daha doğrusu bitirilmiş değil. Zaten çizerimiz, webtoon’un sonunda ekstra bölümlerle eksik kalan birkaç yeri tamamlamaya çalışıyor. Peki neden bu webtoon’u bu kadar sevdin derseniz, cevabım ana karakter yüzünden olacak.  Baş kahramanımız Taemin, önce babasının şiddetine dayanamayıp giden annesi, daha sonra da alkolik babası tarafından terk edilmiş, lise çağında bir genç. Okula gidemiyor çünkü part-time işlerde çalışıp babasından kalan borcu ödemeye çalışıyor. Birgün işten dönerken otobüs çarpıyor ve kendini, okulda zorbalık gören ve sonunda intihar eden Siwon’un bedeninde buluyor. Taemin’i sevme nedenim kesinlikle acıyıp sempati duymuş olmam değil çünkü Taemin böyle bir karakter değil. Bir şekilde hayata tutunmayı başarmış, vah benim başıma bunlar